+Lección:13 ---> düzenli -er ve -ir fiillerinin çekimi

-er ve -ir ile Biten Düzenli Fiillerin Çekimi


*
Örnek olması için 'comer:yemek yemek', 'vivir:yaşamak' fiillerini geniş zamanda çekimleyelim.

comer--> yo como- tú comes- él/ella/usted come- nosotros/as comemos-
vosotros/as coméis- ellos/ellas/ustedes comen

vivir--> yo vivo- tú vives- él/ella/usted vive- nosotros/as vivimos-
vosotros/as vivís- ellos/ellas/ustedes viven


*
-ar ile biten fiillerde gösterdiğimiz gibi (bakınız) , ilk olarak fiil köklerini buluyoruz : com- , viv- ve ardından uygun ekleri getiriyoruz :

-er için--> -o,-es,-e,-emos,-éis,-en

-ir için--> -o,-es,-e,-imos,-ís,-en


* İşte size bu kurallara göre çekimleyebileceğiniz birkaç düzenli fiil..

-aprender:öğrenmek,-beber:içmek
-correr:koşmak,-vender:satmak
-leer:okumak,-comprender:anlamak

-abrir:açmak,-añadir:eklemek
-escribir:yazmak,-partir:ayırmak
-cubrir:örtmek,-subir:tırmanmak

+Lección:12 ---> düzenli -ar fiillerinin çekimi

Düzenli -ar Fiilleri

* Bu bölümde İspanyolcada -ar ile biten bazı düzenli fiillerin çekimlenişini inceleyeceğiz.
Bu fiillerin bazıları:

-amar(sevmek)-ayudar(yardım etmek)
-bailar(dans etmek)-cambiar(değiştirmek)
-cantar(şarkı söylemek)-dejar(bırakmak)
-entrar(girmek)-esperar(beklemek,ummak)
-estudiar(ders çalışmak)-expresar(belirtmek)
-ganar(elde etmek,kazanmak)
-gastar(harcamak)-hablar(konuşmak)
-lavar(yıkamak)-limpiar(temizlemek)
-llamar(çağırmak,aramak)-llevar(götürmek;taşımak)
-mandar(emretmek)-marchar(yürümek)
-mirar(bakmak;izlemek)-montar(binmek)
-nadar(yüzmek)-olvidar(unutmak)
-pagar(ödemek)-parar(durmak)
-preparar(hazırlamak)-quedar(kalmak)
-tomar(almak;içmek)-trabajar(çalışmak)
-viajar(seyahat etmek)

* Örnek olması için bu fiillerden birini çekimleyelim...

-hablar fiilinin geniş zaman çekimi:

* fiil kökü habl-

yo----------hablo
tú----------hablas
él,ella,usted------habla

nosotros/as------hablamos
vosotros/as------habláis
ellos,ellas,ustedes---hablan

* (-o,-as,-a,-amos,-áis,-an) ---> bu ekleri yukarıdaki düzenli -ar fiillerinin köklerine ekleyerek fiilleri geniş zamanda çekimleyebilirsiniz.

+Lección:11 ---> 've - ya da' bağlaçları; ' y - o'

İspanyolcada 've' , 'ya da' Bağlaçları

've' Bağlacı:

* Normalde 've' anlamında y kullanılır.

-José y David hablan italiano.(José ve David İtalyanca konuşurlar.)

* Ama 've' bağlacından sonra gelen kelime i ya da hi ile başlıyorsa 'y' yerine e kullanılır.
( hie ile başlayanlarsa y alır.)

-Hay templos e iglesias en esta ciudad.(Bu şehirde tapınak ve kiliseler vardır.)

-Sus hijos e hijas van para casa.(Onun oğulları ve kızları eve giderler.)

-Quiero zumo y hielo.(Meyve suyu ve buz istiyorum.)

'ya da' Bağlacı:

* 'ya da' bağlacı için ise normalde o kullanılır.

-Enrique o Juan puede ayudarte.(Enrique ya da Juan sana yardım edebilir.)

* 'ya da' bağlacından sonra gelen kelime o veya ho ile başlıyorsa 'ya da' anlamında u kullanılır.

-¿Hay clínica u hospital en su barrio?(Senin mahallende klinik ya da hastane var mı?)

* 'o' rakamlarla kullanıldığında ise sıfır rakamıyla karıştırılmaması için ó şeklinde kullanılır.

- 9 ó 10

+Lección:10 --->'hay' yapısı,İspanyolca karşılaştırma cümleleri

'HAY' ile Cümle Kurmak

* 'hay' -var- anlamında bir kelimedir. Cümlede kullanımına göre -vardır-vardırlar-var mıdır anlamı kazandığını örneklerle inceleyelim.

-Hay muchos libros en la biblioteca.(Kütüphanede birçok kitap var.)
-Hay un libro encima de la mesa.(Masanın üzerinde bir kitap var.)

-¿Hay un hotel en el centro? (Şehir merkezinde bir otel var mıdır?)
-¿Hay muchos estudiantes en la clase? (Sınıfta çok öğrenci var mıdır?)

-Sí. Sí hay. (Evet,vardır.)
-No. No hay.(Hayır,yoktur.)


Karşılaştırma Cümleleri


* 'Ben senden daha kısayım.' , 'Pedro Carlos'tan daha az çalışkan.' , 'Kadın adam kadar zengin.' şeklinde belirttiğimiz karşılaştırma cümlelerini İspanyolca'da oluşturmayı aşağıda görebilirsiniz.

-Tú eres más alto que yo. (Sen,benden daha fazla uzunsun.)

-Tengo menos libros que Carmen. (Carmen'den daha az kitabım var.)

-El chico es tan alto como la chica. (Çocuk,kız kadar uzundur.)

--------------------------------------

más (menos) + sıfat+ que
más (menos) + zarf + que
más (menos) + isim +que
------------------------------
tan + sıfat - zarf + como
--------------------------------------


Federico García Lorca'dan bir şiir ve çevirisi

FEDERİCO GARCÍA LORCA

Romance de la guardia civil española

Los caballos negros son.
Las herraduras son negras.
Sobre las capes relucen
manchas de tinta y de cera.
Tienen, por eso no lloran,
de plomo las calaveras.
Con el alma de charol
vienen por la carretera.
Jorobados y nocturnos,
por donde animan ordenan
silencios de goma oscura
y miedos de fina arena.
Pasan, si quieren pasar,
y ocultan en la cabeza
una vaga astronomía
de pistolas inconcretas.

¡Oh ciudad de los gitanos!
En las esquinas banderas.
La luna y la calabaza
con las guindas en conserva.
¡Oh ciudad de los gitanos!
¿Quién te vio y no te recuerda?
Ciudad de dolor y almizcle,
con las torres de canela.

Cuando llegaba la noche,
noche que noche nochera,
los gitanos en sus fraguas
forjaban soles y flechas.
Un caballo malherido,
llamaba a todas las puertas.
Gallos de vidrio cantaban
por Jerez de la Frontera.
E
l viento vuelve desnudo
la esquina de la sorpresa,
en la noche platinoche
noche, que noche nochera.

La Virgen y San José,
perdieron sus castañuelas,
y buscan a los gitanos
para ver si las encuentran.
La Virgen viene vestida
con un traje de alcaldesa
de papel de chocolate
con los collares de almendras.
San José mueve los brazos
bajo una capa de seda.
Detrás va Pedro Domecq
con tres sultanes de Persia.
La media luna soñaba
un éxtasis de cigüeña.
Estandartes y faroles
invaden las azoteas.
Por los espejos sollozan
bailarinas sin caderas.
Agua y sombra, sombra y agua
por Jerez de la Frontera.

¡Oh
ciudad de los gitanos!
En las esquinas banderas.
Apaga tus verdes luces
que viene la benemérita.
¡Oh ciudad de los gitanos!
¿Quién te vio y no te recuerda?
Dejadla lejos del mar, sin
peines para sus crenchas.

Avanzan de dos en fondo
a la ciudad de la fiesta.
Un rumor de siemprevivas
invade las cartucheras.
Avanzan de dos en fondo.
Doble nocturno de tela.
El cielo, se les antoja,
una vitrina de espuelas.

La ciudad libre de miedo,
multiplicaba sus puertas.
Cuarenta guardias civiles
entran a saco por ellas.
Los relojes se pararon,
y el coñac de las botellas
se disfrazó de noviembre
para no infundir sospechas.
Un vuelo de gritos largos
se levantó en las veletas.
Los sables cortan las brisas
que los cascos atropellan.
Por las calles de penumbra
huyen las gitanas viejas
con los caballos dormidos
y las orzas de monedas.
Por las calles empinadas
suben las capas siniestras,
dejando atrás fugaces
remolinos de tijeras.

En el portal de Belén
los gitanos se congregan.
San José, lleno de heridas,
amortaja a una doncella.
Tercos fusiles agudos
por toda la noche suenan.
La Virgen cura a los niños
con salivilla de estrella.
Pero la Guardia Civil
avanza sembrando hogueras,
donde joven y desnuda
la imaginación se quema.
Rosa la de los Camborios,
gime sentada en su puerta
con sus dos pechos cortados
puestos en una bandeja.
Y otras muchachas corrían
perseguidas por sus trenzas,
en un aire donde estallan
rosas de pólvora negra.
Cuando todos los tejados
eran surcos en la sierra,
el alba meció sus hombros
en largo perfil de piedra.

¡Oh ciudad de los gitanos!
La Guardia Civil se aleja
por un túnel de silencio
mientras las llamas te cercan.

¡Oh ciudad de los gitanos!
¿Quién te vio y no te recuerda?
Que te busquen en mi frente.
Juego de luna y arena.


ÇEVİRİSİ

İspanyol Sivil Muhafızı Baladı

Karadır atlar.
Karadır nalları.
Parıldar, altında pelerinin
mürekkep ve mum lekeleri.
Kurşundandır kafatasları,
bundandır ağlamazlar.
Vernikli ruhlarıyla
gelirler yoldan onlar.

Kamburlar ve gecelikler,
hükmediyorlar nereye kıpırdanıverseler,
sessizliklerine koyu plastiklerin
ve korkularına ince kumun.
Geçerler, geçmek istediler mi bi’,

ve gizliyorlar kafada
belirsiz astronomisini
biçimsiz tabancaların.

Ah Çingeneler kenti!
Bayraklar var, köşelerde.
Ay ve balkabağı
konserve vişnelerle.
Ah Çingeneler kenti!
Kim görür seni bir kez, bir daha hatırlamaz?
Acının kenti ve misk’in
tarçın kuleleriyle.

Geliverdiğinde akşam
akşam ki akşam, akşam yapar onu,
dökümevlerinde Çingeneler

güneşler dövüyorlardı ve bir de oklar.
Fena yaralanmış bir at
çalıyordu tümünü kapıların.
Camdan horozlar ötüyorlardı
Herez de la Frontera’da.
Dönüyor o rüzgar çıplakçasına
şaşkınlık köşesini,
platince gecede,
akşam ki akşam, akşam yapar onu.

Kaybettiler kastanyetlerini,
La Birhen ve San Hose,
ve Çingeneler’i aradılar
görmek için, bulmuşlar mı diye.
Giymiş olarak geldi La Birhen
belediye başkanının karısının elbisesini,
çikolota kağıdından yapılma
bademden gerdanlıklarla.
Kıpırdatıyor San Hose, kollarını
bir pelerin altında, ipekten.
Geliyor beriden Pedro Domek
üç sultanıyla Pers ülkesinin.
Düş görüyordu yarımay
kendinden geçmişliğini leyleğin.
istila ediyor terasları,

Sancaklar ve fenerler.
Hıçkırıyor aynalarda
kalçasız rakkaseler.
Su ve gölge, gölge ve su
Herez de la Frontera’da.

Ah Çingeneler kenti!
Bayraklar var, köşelerde.
Söndür yeşil ışıklarını
jandarma geliyor jandarma.
Ah Çingeneler kenti!
Kim görür seni bir kez, bir daha hatırlamaz?
Bırak onu uzaklarına denizin,
tarak olmaksızın, saç yapımı için.

İlerliyorlar iki sıra
bayram kentine.
Bir dedikodu, herdem tazeli
istila ediyor fişeklikleri.
İlerliyorlar iki sıra.
Çifte geceliği ince zarın.
Gökyüzü, şöyle sanıyorlar,
bir mahmuzlar vitrini.

Kent, korkudan bağımsız,
katlayıp duruyor kapılarını.
Kırk sivil muhafız
saklanıyor onlarda.
Durdu şimdi saatler
ve şişelerce konyak
taktı maskesini Kasım’ın
şaşkınlık uyandırmamak için.
Bir uzun haykırışlar uçuşu
kalkıverdi rüzgargülleri arasında.
Kesiyor esintileri, süvari kılıçları
miğferlerin çiğnediği.
Gölgeli sokaklar boyunca
yaşlı Çingeneler koşturuyor
uykulu atlarıyla
ve kavanozlarıyla, para dolu.
Yokuş yukarı sokaklar boyunca
uğursuz pelerinler yükseliyor,
bırakarak ardında anlık
burgaçlarını makasların.

Belen kapısında,
toplanıyor Çingeneler.
San Hose, yaralarla dolu,
kefenliyor bir kızcağızı.
İnatçı, keskin silahlar
çınlıyor tüm gecede.
İyileştiriyor çocukları Birhen
tük’rükçüğüyle yıldızın.
Ama Sivil Muhafız
ilerliyor koca ateşler saçarak,
genç ve çıplak,
yanıp tutuştuğu yerde imgelemenin.
Gülüdür O, Los Kamboryos’un
oturur kapıda figan ederek
kesik iki göğsü ile
Uzanır bir tepside.
Ah Çingeneler kenti!
Kim görür seni bir kez, bir daha hatırlamaz?
Ve kaçıyordu diğer kızlar
örgüleriyle arkalarında,
bir havada ki parça parça olur onda
barut karası güller.
Tüm damlar
saban izi olduğunda yeryüzünde,
silkeledi omzunu şafak
bir uzun profilde taştan.

Ah Çingeneler kenti!
Uzaklaşıyor Sivil Muhafız
bir sessizlik tünelinde
yaklaşırken sana alevler.

Ah Çingeneler kenti!
Kim görür seni bir kez, bir daha hatırlamaz?
Alnımda arasınlar onlar seni.
Oyunu ayın ve kumun.


F. G. Lorca

İspanyolca’dan çeviren: Ulaş Başar Gezgin

+Federico García Lorca

(1898-1936) İspanyol şair ve oyun yazarı, aynı zamanda ressam, piyanist ve bestecidir. İspanya iç şavaşının başlangıcında 38 yaşında iken öldürülmüştür.
1928'de yazdığı Romancero gitano (Çingene Baladı) ile ün kazanan Lorca, Salvador Dalí ile birlikte İspanya'nın çağdaşlaşması için çalışan sanat adamlarından birisi olarak karşımıza çıkmaktadır.

Lorca, yazdığı
Yerma ve Bernarda Alba'nın Evi isimli oyunlarında Katolik Kilisesi, yükselen Nazizm ve milliyetçilik akımlarına karşı olan tutumunu yansıtmıştır.

Kanlı Düğün
adlı oyununda da ölüm-yaşam, verimlilik-kısırlık gibi çelişkiler arasındaki inişli çıkışlı yaşantıları ele almış ve büyük beğeni toplamıştır.
Lorca'nın sade ve derinlikli şiirleri , geniş kitlelerce kabul görmüştür.


+Lección:9 ---> ser ve estar fiillerinin farkı

‘SER’ VE ‘ESTAR’ ; -OLMAK- ANLAMINDA İKİ FİİL


*Yabancı dil olarak İspanyolca öğrenmeye çalışanlar ser ve estar fiillerini nerelerde kullanacaklarında zorluk çekebilirler. Aşağıda bu konuda sizlere yardımcı olacak açıklamalar bulabilirsiniz.

*Ser daha çok kalıcı, uzun zamanlı ya da değişmeyen durumlarda; Estar bir ana ait, geçici durumlarda kullanılır. Mesela;

-Soy contento. (Mutluyum.-Genelde mutlu bir insanımdır. )

-Estoy contento. (Mutluyum.-Şu an mutlu hissediyorum.)

* ser : köken, milliyet, meslek, ilişkiler, kişilik ve bir şeyin hangi malzemeden yapıldığı belirtilirken kullanılır.

-Soy de España. (İspanya’lıyım.)

-¿Eres profesor? (Öğretmen misin?)

-Soy la esposa de Carlos. (Ben Carlos’un karısıyım.)

* estar : yer, tutum, akli ve fiziki durum belirtilirken kullanılır.

-Estámos enfermos. (Biz hastayız.)

-¿Cómo estáis? (Nasılsınız?)

+Resimlerle hayvan adları


gato/a (m/f) :kedi



caballo(m) :at


elefante(m) :fil



ratón(m) :fare


conejo(m) :tavşan


perro(m) :köpek


delfín(m) :yunus


gallina(f) :tavuk

+Lección:8 ---> işaret sıfatları

İşaret Sıfatları / Los Adjetivos Demonstrativos

este,esta,esto =bu /estos,estas =bunlar

ese,esa,eso
=şu / esos,esas =şunlar

aquel,aquella
=o /aquellos,aquellas =onlar


-Ese edificio es el Ayuntamiento.
(Şu bina belediye binasıdır.)
-Este niño es muy simpático. (Bu genç çok cana yakındır.)
-Aquellos turistas son ingleses. (O turistler İngilizdir.)

+Juan Ramón Jiménez

Juan Ramón Jiménez

(1881-1958) İspanyol şair. Lorca ile birlikte 20. y.y. İspanyol edebiyatının en önemli temsilcileri arasında kabul edilirler. 1956 yılında Nobel edebiyat ödülünü almıştır.
Şiirlerinde eski Endülüs İslam uygarlığından izler görülür. Serbest nazımı önemser. Lirik şiirler yazmıştır.
Başlıca yapıtları arasında "Yeni evlenmiş şairin güncesi", "Menekşe'nin ruhları", "Sonsuzluklar" ve "Birlik" sayılır.

+Lección:7 ---> gustar fiili

'Gustar' Fiili ve Kullanışı

* 'gustar' hoşa gitmek anlamlı bir fiildir.

me gusta
te gusta
le gusta

nos gusta
os gusta
les gusta

-Me gusta nadar. (Yüzmekten hoşlanırım.)
-No me gusta. (Hoşuma gitmez.)
-No me gusta ver la tele. (TV seyretmekten hoşlanmam.)
-Nos gustan las flores. (Çiçekler hoşumuza gider.)
-¿Le gusta a ella bailar? (Dans etmekten hoşlanır mı?)

* Örneklerden de anlaşıldığı gibi, hoşlanılan şey çoğul olduğunda 'gustan' kullanıyoruz.

+Lección:6 ---> saat sorma-cevaplama,'tener' fiili

Saat Sorma ve Cevaplama

-¿Qué hora es? -Son las dos. (-Saat kaç?-Saat 2:00'dir.) -Es la una. (-Saat 1:00)

Es la una de la mañana.
(-Saat sabahın 1:00'idir.)
Son las tres y media de la tarde. (-Öğlen 3:30'dur.)
¿A qué hora tienen ustedes clases? (-Saat kaçta dersiniz var?)
Son las dos y cuarto. (Saat 2:15'dir.)
Es la una y veinticinco. (Saat 1:25'tir.)
A la una y media. (Saat 1:30'da.)
Son las cuatro menos veinte.
(Dörde yirmi var.)


' Tener ' Fiilinin Yaygın Kullanımları

¿Cuántos años tienes?
(Kaç yaşındasın?)
Tengo veinte años.
(Yirmi yaşındayım.)
Ella tiene frío.
(O üşümüş.)
¿Tenéis sed?
(Susadın mı?)
Ella tiene hambre.
(O acıkmış.)
Tengo calor.
(Bunaldım.)
Tenemos sueño.
(Uykumuz var.)
Tienes razón.
(Haklısın.)


+ Lección:5 --->ülkeler,uluslar ve dilleri

Ülkeler-Uluslar ve Dilleri

Turquía-turco (Türkiye-Türk-Türkçe)
España-español (İspanya-İspanyol-İspanyolca)
América-americano (Amerika-Amerikalı-Amerika dili)
África-africano (Afrika-Afrikalı-Afrika dili)
Asia-asiático(Asya-Asyalı)
Australia-australiano(Avustralya-Avustralyalı)
Perú-peruano(Peru-Perulu)
Venezuela-venezolano(Venezuela-Venezuelalı)
Vietnam-vietnamita(Vietnam-Vietnamlı)
India-hindú(Hindistan-Hindu)
Europa-europeo(Avrupa-Avrupalı)
Egipto-egipcio(Mısır-Mısırlı)
Ecuador-ecuatoriano(Ekvator-Ekvatorlu)
Brasil-brasileño(Brazilya-Brazilyalı)
Cuba-cubano(Küba-Kübalı)
Inglaterra-inglés(İngiltere-İngiliz)
Argentina-argentino(Arjantin-Arjantinli)
Japón-japonés(Japon-Japonyalı)
Alemania-alemán(Almanya-Alman)
Italia-italiano(İtalya-İtalyalı)
Rusia-ruso(Rusya-Rus)
Portugal-portugués(Portekiz-Portekizli)
México(Méjico)-mejicano(Meksika-Meksikalı)
Francia-francés(Fransa-Fransız)

* Ellos son de Inglaterra. -- Ellos son ingleses.

Antonio es de España. --Antonio es español.

* ¿De dónde eres? -- Yo soy de Cuba. --Soy cubana.
(Nerelisin? --Ben Küba'danım. --Ben Kübalıyım.)

* Jack es de Florida. Es americano.

* Ella es italiana, de Roma.

+ Lección:4 --->İspanyolca aylar,mevsimler,fiiller

Los Meses

Ocak-----
enero
Şubat-----
febrero
Mart------
marzo
Nisan-----
abril
Mayıs-----
mayo
Haziran----
junio
Temmuz---
julio
Ağustos---
agosto
Eylül------
septiembre
Ekim-----
octubre
Kasım----
noviembre
Aralık----
diciembre

Las Estaciónes

ilkbahar-----
primavera (f)
yaz----------
verano (m)
sonbahar----
otoño (m)
kış----------
invierno (m)

Önemli Bazı Fiiller
ve Geniş Zamanda Çekimleri

Hacer : yapmak --> hago--haces--hace--hacemos--hacéis---hacen
Ir : gitmek--> voy--vas--va--vamos--vais--van
Venir : gelmek--> vengo--vienes--viene--venimos--venís--vienen
Salir : çıkmak--> salgo--sales--sale--salimos--salís--salen
Decir : demek--> digo--dices--dice--decimos--decís--dicen
Tener : sahip olmak--> tengo--tienes--tiene--tenemos--teneís--tienen
Vivir : yaşamak--> vivo--vives--vive--vivimos--vivís--viven
Escribir : yazmak--> escribo--escribes--escribe--escribimos--escribís--escriben
Querer : istemek--> quiero--quieres--quiere--queremos--queréis--quieren
Estar : olmak--> estoy--estás--está--estamos--estáis--están
Poder : yapabilmek--> puedo--puedes--puede--podemos--podéis--pueden
Leer : okumak--> leo--lees--lee--leemos--leéis--leen
Ver : görmek--> veo--ves--ve--vemos--veis--ven

* Aşağıda da bu fiillerden bazılarının kullanıldığı basit yapıda birkaç örnek cümle görebilirsiniz :

-
Vivo en la ciudad de México. ( Ben Mexico City'de yaşarım.)
-Tengo veinte años. (Yirmi yaşındayım.)
-Quiere café. (O kahve istiyor.)
-Este restaurante está cerrado. (Bu restoran kapalı.)



+Türkiye'de İspanyol dili,edebiyatı eğitimi.Tercih rehberi.

Türkiye'de İspanyol Dili ve Edebiyatı Eğitimi Veren Üniversiteler
(vakıf üniversiteleri dışında)


•İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi

Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümü

İspanyol Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı

İspanyolca dersleri yanında, dilbilgisi, sözlü ve yazılı anlatım tekniklerinin uygulanması, kompozisyon ve kültür tarihi dersleri de verilmektedir. Bunun dışında; edebiyat tarihi, düz yazı ve şiir metinlerini tanıma ve analiz etme, yazarlar ve metinleri, bunun yanı sıra bağlı bulundukları akımları tanıtan dersler verilmektedir. Eğitim kadrosu 4 doktor, 2 doktora ve yüksek lisans öğrencisi olan araştırma görevlilerinden oluşmaktadır. Öğretmenlerin 4'ü İspanyol, 3'ü ise Türk'tür. Üniversitede bu bölümde yükseklisans ve doktora programı da bulunmaktadır.
Fakülte adresi:
İstanbul Üniversitesi, Ordu Caddesi. 34459, Laleli- İstanbul


Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi
Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümü
İspanyol Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı


Tümü doktoralarını tamamlamış sekiz öğretim elemanı görev yapmaktadır. Öğretim süresi bir yılı hazırlık olmak üzere beş yıldır ve amacı İspanyol dilini yazılı ve sözlü olarak öğretmek, İspanya'nın ve İspanyolca konuşulan Latin Amerika ülkelerinin edebiyatlarını tanıtmak, yazarları ve eserleri incelemektir. 1988 yılından beri yüksek lisans ve doktora çalışmaları yapılmaktadır.

Adres: Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümü İspanyol Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı
06100 Sıhhiye/ ANKARA


2008 ÖSS'ye ve YDS'ye Girmiş Adaylar İçin Rehberlik

(Veriler 2007 öss tercih kılavuzundan alınmış olup, 2008 yılında tercih yapacakların göz önünde bulundurması gereken kriterlerdir.)

Ankara Üniversitesi İspanyol Dili ve Edebiyatı: 50 kişi alıyor, en son 5.920. kişiyi almış —en küçük puan 324.830

İstanbul Üniversitesi İspanyol Dili ve Edebiyatı: 40 kişi alıyor, en son 4.110. kişiyi almış --en küçük puan 332.211

*Tercih yapanların dikkat etmesi gereken bölüm başarı sırasıdır. Kendi başarı sıralarını kıyaslayarak bu bölüme girip giremeyecekleri hakkında fikir sahibi olabilirler. Tabi ki bu başarı sırası tercihler yapıldıktan sonra aşağı ya da yukarı
değişmeler gösterecektir.



+ Lección: 3 --->kişi adılı, 'ser' fiili ve çekimi

Kişi adılı / Los pronombres de sujeto

tekil

yo / ben
/ sen
usted (Ud.) / sen (resmi - siz )
él / o (bay ve nesneler için)
ella / o (bayanlar için)

çoğul

nosotros - nosotras / biz (bay / bayan)
vosotros -vosotras / siz (")
ustedes / siz (kibarca)
ellos / onlar (bay ve nesneler için)
ellas / onlar (bayan)

'Ser' (olmak) Fiili ve Şimdiki Zamanda Çekimi

yo ------------------> soy
tú -----------------> eres
él-ella -usted -----> es

nosotros-as ------> somos
vosotros-as ---------> sois
ellos-ellas-ustedes --> son


Örnekler: -Yo soy estudiante. (Ben öğrenciyim.)
-Tú eres piloto. (Sen pilotsun.)
-Él es arquitecto. (O mimardır.)
-Ella es azafata. (O hostestir.)
-Usted es profesor. (Siz öğretmensiniz.)
-Nosotros somos médicos. (Biz doktoruz.)
-Vosotros sois ingenieros. (Siz mühendissiniz.)
-Ellos son abogados. (Onlar avukattır.)
-Ellas son secretarias.(Onlar sekreterdir.)

* Örneklerden de anlaşıldığı gibi, Türkçede nasıl 'Ben öğrenciyim.- Sen öğrencisin.-O öğrencidir.-Biz öğrenciyiz.-...' diye fiil çekimliyorsak İspanyolcada da aynı dilbilgisi kuralını uygulayarak fiilleri çekimliyoruz. Yukarıda 'ser' yani 'olmak' adlı fiili şimdiki zamanda çekimledik. Fiil düzensizdir (irregular=kuraldışı) ve çekimlenirken bir genel kural görülemez.
Bu derste aynı zamanda bazı meslekleri de öğrenmiş oldunuz. Şimdi de bu yapıda soru cümleleri oluşturmayı öğreneceğiz. İlk önce verilen örnekleri incelemenizi ve kalıbı anlamaya çalışmanızı tavsiye ediyorum.

Örnekler: -¿Eres estudiante? -¿Es Carlos piloto? -¿Son ellos ingenieros?

* Şimdi de sorulara olumlu cevaplar verelim.

- Sí, soy estudiante. - Sí, es piloto. -Sí, son ingenieros.

* Ve aynı sorulara negatif cevaplar verelim.

- No, no soy estudiante. -No, no es piloto. -No, no son ingenieros.

* En son olarak Türkçe ne demek istendiğini inceleyiniz.

¿Eres estudiante? (Sen öğrenci misin?)
Sí, soy estudiante. (Evet, öğrenciyim.)
No, no soy estudiante. (Hayır, öğrenci değilim.)

* ' O uzun boyludur.' diyebilmek için---> ' Él es alto.' deriz.
' O İspanyoldur.' diyebilmek için---> 'Él es español.' deriz.

* ' Ev büyüktür.' ---> 'La casa es grande.'
'Pedro kısa mıdır?' ---> ' ¿Es Pedro bajo?'


* Ufak bir not: İspanyolcada soru ve ünlem cümlesinin başına ters soru ve ters ünlem işaretleri getirilir. Aynı zamanda sonlarında da düz soru ve ünlem işaretleri bulunur.

¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿ ¿

+Salvador Dalí

Salvador Domingo Felipe Jacinto Dalí y Domènech, kısaca Salvador Dalí (1904-1989).

Dalí
, İspanyol sürrealist ressamdır.Gerçeküstü eserlerindeki tuhaf ve çarpıcı imgelerle ünlenmiştir.Ressamlığın yanında heykelcilik, fotoğrafçılık ve filmcilikle de ilgilenmiştir. Dalí, hayatı boyunca, sanatıyla olduğu kadar eksantrik giyimi, davranışları ve sözleriyle de dikkat çekmiştir. En bilinen eseri 1931'de bitirdiği 'Belleğin Azmi' adlı eseridir.

+Miguel de Cervantes ve 'Don Quijote'

( 1547-1616 ) İspanyol roman yazarı, şair ve oyun yazarıdır. Sanat yaşamına genç yaşta başlamış , yazıları ve tiyatrolarıyla kısa zamanda tanınan bir yazar olmuştur. 1569'da bir yaralama iddiasıyla arandığı vakit İtalya'ya gider. O dönemde Papa Osmanlılara karşı birlik çağrısında bulunur; İspanya ve Venedik bu çağrıya cevap verir. Cervantes de Roma'daki İspanyol birliğine katılır. İşte bu dönemde 5 yıl boyunca Cezayir'de esir olarak yaşar. Sonra orada da dolandırıcılıkla itham edilip hapse atılır. Cervantes burda yazmaya daha da sarılır ve yaşamının sonlarına doğru, hala hapishanedeyken, şimdi dünyanın en çok okunan kitaplarından biri olan ve 38 dile çevrilen Don Quijote (Don Kişot) adlı eserini kaleme alır.

Şövalye öykülerinin komik bir birleşimi olarak tasarlanan “Don Kişot”kitabı, bu serüvenleri okumaktan aklı karışmış yaşlı şövalye olan “Don Kişot”un, atı
Rosinante ve gerçekliğe bağlı uşağı Sancho Panza ile birlikte geçirdiği serüvenleri anlatır. Toplumun Don Kişot'a deli gözüyle bakması, aslında delinin o toplum olduğunu karmaşık bir anlatımla dile getirir.Sevdiği ve uğruna yel değirmenlerine saldırdığı Dulsinya, aslında fakir bir köylü kızıdır ama Don Kişot onu asil bir hanımefendi olarak görür.

Yıllarca sadece bir şövalye hikayesi olarak değil, Cervantes'in yaşadığı çağın eleştirisini yaptığı bir felsefe kitabı olarak da görülmüştür eser. Yel değirmenleri sistemin çarkları, Dulsinya ise Don Kişot'un uğruna savaştığı davasına taktığı addır. Don kişot aynı zamanda zenginden alıp fakire veren bir kahramandır.

+Lección:2 --->artikeller,günler,sayılar

Los Artículos / Artikeller

el : eril - tekil artikeldir / los:eril - çoğul artikeldir
la : dişil - tekil artikeldir / las: dişil -çoğul artikeldir

örnekli açıklama:
el gato=erkek kedi / los gatos=erkek kediler ( ya da erkek ve dişi karışık)
la gata=dişi kedi / las gatas=dişi kediler

*
İspanyolca sözlükte bir kelimeye baktığınızda yanında f-femenino(dişil) ya da m-masculino(eril) şeklinde açıklama görürsünüz. Bazısında ise (m/f) yazar. 'gato' kedi anlamındaki bu sözcükte de aynı durum söz konusudur. Kedinin cinsiyetine göre aldığı artikelin değişimi yukarıda gösterilmiştir. Sözlükte aynı zamanda 'gato/a' yazmaktadır. Bu da nesnenin cinsiyeti ile alakalıdır. Erkek kedi 'gato',dişi kedi 'gata' şeklindedir. Daha fazla örnek ile inceleyelim...

örnekler:
el abuelo=büyükbaba / la abuela=büyükanne
el profesor=erkek öğretmen / la profesora=bayan öğretmen
el pintor=erkek ressam / la pintora=bayan ressam

* la casa blanca (beyaz ev) - el coche blanco (beyaz araba)
'blanco/a=beyaz' açıklamasını sözlüğünüzde de görebilirsiniz. Yukarıda anlatılan kural burda da geçerlidir.
'casa' , la artikelli dişil bir kelime olduğundan sıfatın da dişil halini alacaktır. Aynı şekilde 'coche' ,el artikelli eril bir kelimedir (sözlükteki m ve f kısaltmalarından bunu anlayabileceğimizi yukarıda belirmiştik) .O da, 'blanco' olan sıfatın eril halini alacaktır. Daha fazla örneğe bakalım:

örnekler:
el chico alto= uzun boylu erkek çocuk / la chica alta= uzun boylu kız çocuk
el hombre bajo= kısa boylu adam / la mujer baja= kısa boylu kadın

Los Días / Günler

  • Pazartesi-Lunes
  • Salı-Martes
  • Çarşamba-Miércoles
  • Perşembe-Jueves
  • Cuma-Viernes
  • Cumartesi-Sábado
  • Pazar-Domingo

Los Números / Sayılar
  • 1-Uno
  • 2-Dos
  • 3-Tres
  • 4-Cuatro
  • 5-Cinco
  • 6-Seis
  • 7-Siete
  • 8-Ocho
  • 9-Nueve
  • 10-Diez
  • 11-Once
  • 12-Doce
  • 13-Trece
  • 14-Catorce
  • 15-Quince
  • 16-Dieciséis
  • 17-Diecisiete
  • 18-Dieciocho
  • 19-Diecinueve
  • 20-Veinte
  • 21-Veintiuno
  • 22-Veintidós
  • 23-Veintitrés
  • 24-Veinticuatro
  • 25-Veinticinco
  • 26-Veintiséis
  • 27-Veintisiete
  • 28-Veintiocho
  • 29-Veintinueve
  • 30-Treinta
  • 31-Treinta y uno
  • 32-Treinta y dos
  • ....
  • 40-Cuarenta
  • 50-Cincuenta
  • 60-Sesenta
  • 70-Setenta
  • 80-Ochenta
  • 90-Noventa
  • 100-Cien